Tuesday, September 27, 2011

9 Ressame Sergisi Hazırlıkları

Gülseren Kayalı Resim Atölyesi Öğrencileri Sergi Açıyor.
Serginin adı 
 "9 Ressame"  
01 Ekim 2011 cumartesi günü saat 17:00  kokteyl ile başlayacak sergi 14 ekime kadar sürecek.İşte o serginin hazırlık günlerinden birisi ve sona yaklaşıldığı için en heyecanlı olanı.

Tuesday, September 20, 2011

Yoga Atölyesi Başlıyor

3 EKİM 2011 Pazartesi Saat 18:00
Yoga Atölyesi ; Yoga Academy Ayvalık'ın Eğitmeni Hüsnü Ünver 'le Tarlakuşu Organik Studyoda Başlıyor. 
Atölye eğitimleri 
Pazartesi  saat 18:00 - 20:00 
Perşembe   saat 10:00 - 12:00 arasında .
Bilgi İçin 312 3 312
Derslerde Orjinal Yoga Eğitimi Teknikleri Uygulanacaktır.




Nelerden Faydalanabilirsiniz;


Yoga (Baslangıç, Orta, İleri)
Çakra Teknikleri
Kundalini Teknikleri
Nefes Teknikleri 

Gevşeme Teknikleri
Meditasyon
Hamileler için Yoga 

Anne-Bebek için Yoga
Çocuklar için Yoga
Gençler için sınava yönelik Yoga
Stres için Yoga
Ofis çalışanları için Yoga
60 yaş üstü için Yoga 

Vücut çalıştırma ve streching
Çiftler için Yoga
Aileler için Yoga
Yoga Terapi 
(Çeşitli rahatsızlıklar için)

Yoga sözcüğü dünyanın en eski anadili olan Sanskrit dilindendir. Yoga sözcüğü Yuc sözcüğü ile aynı kökten gelmektedir. Yuc 'boyunduruk' demektir. Bu nedenle de Yoga 'kontrol etme' anlamına gelmektedir. Yani Yoga vücudun, duyguların ve zihnin mükemmel kontrolü demektir.

Aynı zamanda, Yoga kelimesi 'birleştirmek' anlamına da gelir, yani insanı evrendeki canlı ve cansız olan herşeyle birleştirmek demektir. Günümüzdeki değişik yaşam şartları insanı giderek doğal yaşamdan uzaklaştırıyor. İnsan doğadan gittikçe daha çok kopuyor, oysa Yoga insanın doğa ve evrenle devamlı olarak bağlantıda kalmasını sağlıyor.


Yoga teknikleri sayesinde beden, zihin ve duygular temizlenince ve pozitif enerjiyle dolunca doğal olarak insan bütün olumsuz isteklerden, düşüncelerden ve eylemlerden kurtulmaktadır. İnsan özgür iradesini olumlu yönde kullanarak özgüvenini geliştirmekte, kaderine sahip çıkmakta ve kaderin köleliğinden kurtularak özgürlüğe kavuşmaktadır. Birey başkalarından merhamet beklemeden pozitifleşme ve bütünleşme yolunda kaderini kendi çizmektedir.


Yoga doğru yaşam ilmidir ve insanoğluna günlük hayatında uygulaması için verilmiştir. Yoga insanın bütün yönlerini: bedensel, zihinsel, duygusal, sinirsel, psikolojik, enerjetik ve spiritüel yönlerini olumlu bir şekilde etkilemektedir.



Yoga düşünce, söz ve eylem veya kafa, kalp ve el arasında uyum ve kaynaşmadır. Yoga uygulaması sayesinde fiziksel, zihinsel ve duygusal düzeyler arasındaki karşılıklı ilişkiler hakkında ve bir düzeyde oluşan rahatsızlıkların diğer düzeyleri nasıl etkilediği konusunda farkındalık artmaktadır. Bu farkındalık, bireyi yavaş yavaş yaşamın daha ince alanlarının algılamasına getirmektedir.


Bedensel ve zihinsel terapi Yoga sisteminin en önemli başarılarından biridir. Bu terapi evrensel uyum ve bütünleşme prensipleri üzerinde kurulduğu için bu kadar güçlü ve etkilidir. Astım, diyabet, tansiyon dengesizliği, kireçlenme, sindirim düzensizliği, başka kronik ve yapısal hastalıkların tedavisinde modern bilim başarısız kaldığı halde Yoga bir alternatif terapi biçimi gibi başarıya ulaşmıştır

Hüsnü Ünver

Hüsnü Ünver
1944 Emirdağ, Afyon doğumludur. Ankara Sosyal Hizmetler Akademisi ve İstanbul İşletme İktisadı Enstitüsünü bitirdi.
Kısa süreli özel sektör yöneticiliği ardından kendi işletmelerinde iş yaşamını sürdürdü. İstanbul'da otelcilik, uluslararası kara taşımacılık, küçük çapta sanayicilik yaptı. Ataköy Atrium alşveriş merkezinin kuruluşunda bulunarak, parekende mağazacılık ve merkezin beş yıl yönetim kurulu başkanlığını yaptı.

Yoğun ve stresli iş yaşamının ardından, fiziki hastalıklar ve ruhsal çöküntü yaşayıp, yıllarca netice alınamıyan tedaviler sonunda iş yaşamın sonlandırdı.
Tam dibe vurmuşken oturduğu 2003 yılında Ataköy' de Paramahamsa Yogaçarya Maha Yogi Akif Manaf ve Yoga Academy ile tanıştı. Kendisine ve verdiği eğitimlere inanarak,Yoga'ya içtenlikle bağlandı. Günlük yaşam tarzı haline getirdiği Yoganın şifa gücü ile sağlığına kavuştu. İlaçların yerini prana yaşam enerjisi aldı.

Şu anda sağlıklı ,dinç, esnek, sabırlı, uyumlu, sevgi, barış ve huzur içinde ,YOGA ACADEMY'nin ayrılmaz bir parçası olarak yaşıyor. İş yaşamını ise Ayvalık' ta inşaat yaparak sürdürüyor.

Wednesday, September 14, 2011

Gülsün Kamu Yaratıcı Drama ve Uygulamalı Tiyatro Atölyeleri


Yeni Dönem Ekimden İtibaren Başlıyor
Bilgi için Tarlakuşu Sanat Kafeye uğrayabilirsiniz
312 3 312

Belgel Filmler Kulübü / İlk Gösterim

Bu yıl başlattığımız Belgeseller ve Gerçekler kulübü Türkiye'den ve dünyadan çeşitli belgesellerin gösterimi ve Yönetmenlerin söyleşileriyle sürecek.


Belgeseller Kulübü Kapılarını Açıyor !
06 Ekim Perşembe Saat 18:30

To Aroma ton Pragmaton - Anıların Tadı, 94 dak.
Dido Sotiriyu. Yunan kadın yazar.
Yönetmen: Thomas Balkenhol/Erman Okay
Yapım yılı: 1990/91
Mekanlar: İzmir, Atina, Ayvalık, Kayaköy(Levissi), Şirince(Kirkitse), Selanik
Süre: 93 dak. Türkçe dublaj (Macide Tanır)

Benden Selam Söyle Anadoluya kitabının yazarı, Aydın'da doğan yunanlı yazar Dido Sotiriyu ile bir Küçük Asya ve Atina gezisi. Bu belgesel 1924'te yurdundan göçettirilenlerin anılarını kendi sözleriyle, ortak şarkıları ve yaşadıkları yerlerin (Kayaköy-Levissi/Sirince-Kirkitse) manzaralarıyla sergiliyor. Bu filmde Aziz Nesin, Ermos Argaios, Dido Sotiriyu ve her iki halktan insanlar Türk-Yunan ilişkilerini, geçmişi, anıların tadını ve acısını değerlendiriyor. Geçmişini unutan onu tekrar yaşamak zorunda kalır. Ama Dido diyor ki; " Anılar garip, kötülüğü bastırıyor ve şeylerin tadını koruyor. Hepimizi Küçük Asya toprağı sevgiyle doğurdu ve bu sevgiyi kendimiz ve çocuklarımız için korumalıyız."

Sol görüşlü ve militan kişilikli Sotiriu, özellikle ülkesinde kadın hakları mücadelesinde ön saflarda yer almış bir kadın yazardı. Çocuk yılları Aydın'da geçti. 1922 yılında 13 yaşındayken Yunanistan'a amcasının yanına göç etmek zorunda kaldı. Ailesi daha sonra göçtü. Göçmek zorunda kalmanın verdiği acılar ve ailesinin kısıtlamaları yüzünden zorlu bir hayat geçirdi. Ailesinin karşı çıkmasına karşın öğretim üyesi oldu. Alman işgali sırasında, 1940-45 yılları arasında yeraltı basınında önemli görevler aldı. 1986'da Livaneli ve Teodorakis'in girişimiyle kurulan Türk-Yunan Dostluk Derneği kurucuları arasında yer aldı. Aydın'daki çocukluk günlerini anlatan Matomena Homata (Kanlı Topraklar - Benden Selam Söyle Anadolu'ya adlı (çeviren Atilla Tokatlı) kitabıyla 1982 yılında Abdi İpekçi Türk-Yunan Dostluk Ödülü'nü kazandı.

Gülsün Kamu

Gülsün Kamu  
 
Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu.

Adını, annesinin amcası, şair Kemalettin Kamu’dan alan sanatçı, komşusu olan Yıldız Kenter’ den ilk eğitimlerini alıp, 1964 yılında ilk kez "Nalınlar" adlı oyunda başrolde "Ses Tiyatrosu"`nda sahneye çıkar. 1968 yılına kadar Kenter’ ler ile çalışan Kamu, daha sonra Gülriz Sururi, ve ardından Ankara Meydan Sahnesi’nde çalışmaya başlar. Tülay German’ın eşi Erdem Buri’nin teşvikiyle şarkıcılığa başlar.

Dokuz yıl ses sanatçılığı yapan Gülsün Kamu, tiyatronun dışında sinema ve dizi filmlerde oynamıştır. İran’ lı oyuncu Cihangir Gaffari ile bir evlilik yapan Kamu, eşinden ayrılıp Türkiye’ye döndükten sonra bir ara kendi adına "Kamu Tiyatrosu"’nu kurdu.  Müşfik Kenter ile de kısa bir evlilik yapmıştır.

Filmografisi 
72. Koğuş - 2011, Karadağlar - 2011, Hicran Yarası - 2009, Beyaz Ev - 2008, Sessiz Gemiler - 2007Sensiz,Olmuyor - 2005Sosyete Şakir - 1970, Fakir Kızı Leyla - 1969, Melikşah - 1969
Sabah Yıldızı - 1968, Sevemez Kimse Seni - 1968Silahsız Dövüşelim - 1967, Karım Beni Aldatırsa - 1967
Anadolu Kanunu - 1966Yaşamak Haram Oldu - 1966, Çeşme Meydanlı Ali - 1966, Kahreden Firar - 1966
Damgalı Adam - 1966, Vurguncular - 1966, Çıtkırıldım - 1966, O Kadın - 1966, Tehlikeli Adam - 1965Beyaz Atlı Adam - 1965, Şenol Birol Gool - 1965, Kan Gövdeyi Götürdü - 1965Babasız Yaşayamam - 1965, Haracıma Dokunma - 1965, Sayılı Kabadayılar - 1965, Krallar Kralı - 1965, Tamirci Parçası - 1965, Hülya - 1965Kadın Okşanmak İster - 1965, Beni Kadınlara Sor - 1965, Satılık Kalp - 1965, Kahreden Kurşun - 1965, Ölümden Beter - 1965,Tehlikeli Adam - 1965

Thomas Balkenhol


Thomas Balkenhol,
 kurgucu, Münih Sinema ve Televizyon Okulu mezunu, 1997 den itibaren ODTÜ GİSAM’da öğretim görevlisi olarak temel video ve sinema ders veriyor. Yapımcı, yönetmen, sesçi ve kurgucu olarak çalıştı. Kurgucu olarak Werner Herzog, Ingemo Engström, Rolf Silber, Christoph Boekel, Panikos Chrysanthou, Peter Heller, Frido Feindt, Miriam Puccitta, Pierre Hoffmann ve birçok yönetmenlerle çalıştı.
Türk sinemasında kurguladığı filmler: „Iz“(Yeşim Ustaoğlu), „Sonbahar“ ve „Gelecek Uzun Sürer“(Özcan Alper), „İki Dil Bir Bavul“ (Özgür Doğan/Orhan Eskiköy), Biraz Nisan“ (Aslı Özge), „Ölmez Ağaç“(Yusuf Kurçenli), „Kara Altından Altın Mikrofona“(Metin Avdaç), „Yaşamın Sürüklediği Yerde – Erol Güney’in Yaşam Öyküsü“(S.Banu Yalkut)
Türk filmlerinin Alman cerrahı
Sonbahar ve İki Dil Bir Bavul filmlerinin ödüllü kurgucusu Thomas Balkenhol 35 yıldır Türkiye’de yaşıyor.Yazları ise Ayvalık ta, Sinemayı gökyüzüne bakmaya, yaptığı işi de bir tür cerrahlığa benzetiyor.  Türk sinemasının iyi yolda olduğunu düşünüyor

Her sinemacı bilir ki iyi bir senaryoya, kaliteli oyunculara sahip ve iyi çekilmiş bir film, kötü bir kurgucunun elinde vasat bir film halini alabilir. Çünkü görüntüleri ve sesleri bir amaca uygun sıralayan kurgucudur. Kurgucu yönetmenin kafasında oluşturduğu resmi gerçekleştirir. Bir kurguyu iyi bir şekilde gerçekleştirmek için o filmin anlattığı ülkenin kültürünü, değer yargılarını da çok iyi bilmek gerek. Yeşim Ustaoğlu’nun Sırtlarındaki Hayat, Yasemin Alkaya’nın Yaşam Arsızı, Seyhan Derin’in Ben Annemin Kızıyım, Özcan Alper’in Sonbahar, Aslı Özge’nin Köprüdekiler, Sema Poyraz’ın Gölge, Pelin Esmer’in 11’e 10’a Kala adlı filmleri...Son yıllarda beğeni toplayan birçok Türk filminin kurgusunda aynı imza var: Thomas Balkenhol. O bir Alman ama 40 yıldır Türkiye’de yaşıyor. Film projelerinin yanı sıra ODTÜ’deki öğrencilere dersler veriyor.